Siyah Beyaz Aşk: Mermilerin arasında yaşanan aşk…

5 dakikada okuyabilirsiniz

Ölüme en çok yaklaştığımız an, kendimizi sorguladığımız andır. Belki on saniye sonra nefes alamayacağımızı biliriz ama yine doğduğumuz andan öleceğimiz ana kadar kendi dünyamızın hesaplaşmasını yaparız. Aşk böyledir, seni değiştirmeye başladığını düşündüğün zaman kendini sorgulamaya başlarsın. Kuş uçamadığı daldan hesap sormaz, kendi kanadının küçüklüğüne dert yakınır. Bazı duygular sadece insanın kendi kendiyle hesaplaşmasıyla ortaya çıkar. Sonra aynada karşılaştığın kişiyle aynı olmadığını anladığında, seni senden çıkaran insanla hesaplaşmaya başlarsın. Biraz öfke, biraz suçluluk, biraz pişmanlık, biraz kırgınlık… İnsanın kendini ve karşısındakini yargılamaya yeter. Kum, suyun hakimiyetine karşı koyamaz. 

Fotoğraf: Kanal D

Dalgalar geldiği zaman, kum suya karışır ama kum suya karıştı diye kumluğundan vazgeçmez. Suyun içine ne kadar karışırsa o kadar ayrışır ama yine, en derine bir kum parçası olarak düşer. Bazen karşımızdakinin karanlığını aydınlatmaya çalışırken, kendi ışığımızı kaybettiğimizi fark ederiz. O karanlığın içinde kalan yanımız, bir süre sonra ışığı görünce gözlerini kapatır. Uyandığınız zaman, aniden bir ışık yansa, hemen gözünüz acır değil mi? İşte alışmak da böyledir. Yalnızlığa, karanlığa, ölüme, korkuya, acıya, zamanla yapamam dediğin her şeyin bir parçası olmaya alışırsın. 

Fotoğraf: Siyah Beyaz Aşk Twitter

Aslı, Ferhat’ın karısı olmayı kabul ettiği zaman tek amacı, abisini korumak ve Ferhat’ı hapse attırmaktı. Kendi mahkumiyetinden kurtulmak için çırpınıyordu ve karanlığın içindeki o cılız ışığı fark edemeyecek kadar bembeyazdı. Zamanla Ferhat’ın kalbine dokundu, yaralarına dokundu, anılarına dokundu, karanlık dünyasına dokundu… Gördükleri onun mantığını zorlasa da kalbi çoktan fethedilmişti. Aşk bu; içine girmeye başladıktan sonra sen ve ben olmaz, biz olur. Biraz Ferhat beyazlığın içine girdi, biraz Aslı karanlığın dünyasına adım attı. Hapishane diye yorumladığı o evden, kovulsa bile ayrılmak istemedi. Aslı, Cem’i kaybedince onun ölümünün suçunu kendine yükledi, Ferhat’ın değişmeyen dünyasının sorguladı, pişmanlıklarını arttırdı, bir zamanlar korktuğu silah seslerinin arasında nasıl da ürkmediğini gördü. Aslı korkusuzluğundan, hissizliğinden korktu ve Ferhat’ı o karanlığın içinden çıkartmaya çalışırken, her geçen gün adım adım o dünyanın içine girmeye başladığını fark etti. 

Fotoğraf: Siyah Beyaz Aşk Twitter

Bazı aşklar iyiliğin kanatlarını büyütürken, bazı aşklar şeytanın sopasını yağlar. Bazıları insanı eğlileştirirken bazıları daha hoyrat biri haline dönüştürür. Ferhat ve Aslı’nın masalları andıran imkansız aşkı, gece ve gündüz gibi aralarına zamanın acımasızlığını sokuyordu. Yiğit gerçeklerin ağırlığı altında, abisine onları anlatamamanın bıraktığı yük altında zamanın her geçtiği dakika eziliyordu. Bir tarafta yalanların içinde geçmiş mutlu bir çocukluk, diğer tarafta acı ama öğrenilmesi gereken gerçekler… Birkaç cümle ve tek bir doğru insanın hayattaki bütün birikimlerini, sevdiklerini, inandıklarını nasıl da değiştiriyor. Yiğit sürekli kendiyle ikilem arasında bir savaşın içindeyken, hep suçladığı, abi bile demediği Ferhat’a belki söyleyemediklerinin ağırlığıyla, onu suçladığı zamanların vicdan azabıyla, belki de koca bir yalanın içinde büyüdüğü gerçeğiyle acı duydu. Kelimelerin kilidini kırdı, anıların zırhını açtı, yılların özlemini Ferhat’a kavuşarak bitirdi. Yiğit, çocuk Ferhat’ın anılarını yıkmaktan, içinde yaşattığı babasını çalmaktan, o karanlığın içinde bembeyaz bıraktığı tek masumluğunu elinden almaktan korktu ve o da bu yalanın bir parçası oldu. Her geçen gün çoğalan yalanlar, o yalanlara sessiz kalan insanlar artmaya başladı. 

Fotoğraf: Kanal D

Yeter, Namık’ın ona yaptıklarından sonra sığınacak o limanı çoktan buldu bile. Bir kadın bir erkeğin yanında sevdiği için durmuyorsa, onun sadakatine, kafasını çevirdiği yerde gördüğü suretine alıştığı için onun yanında duruyordur. Aşk tutkulu ve hoyratken, güven sakin ve huzurlu bir omuzdur. Azat biraz sohbet, biraz sadakat ve bol aşkla Yeter’in kalbine girmeye çalışırken, Ferhat Aslan’ın kıyametinden hiç korkmuyor ama Azat ve Yeter’e sıra gelene kadar daha üstü açılacak çok hesap var gibi duruyor. 

Fotoğraf: Kanal D

Yeter’e bir günlük hapis yaramış gibi, İdil’in foyasını ortaya çıkarmak için çok güzel bir taktik yaptı ama yanlış yerde, yanlış bir hamleyle oyunun gidişatıyla oynadı. İdil de Yeter’in hamlesine karşı bir atak da bulundu ve şimdi elindeki kanıta rağmen, Yeter’in gerçekleri ortaya çıkarması daha da zorlaştı. Evin kara kedisi, sevilmeyen çocuğu Cüneyt, artık sonunda ve gerçekten sonunda, yolun sonuna geldi. Böyle sonunda sonunda deyince cümlenin yapısı çok bozulsa da, AsFer fanları cümlenin içerdiği anlamı çok iyi bilir. Keşke Ferhat’ın elinde kalmasa diyordum ama görünen o ki yine iş kahramanımıza düşecek. Aslı Cüneyt’in içerideki hain olduğunu öğrendi, abisini öldüren kişinin de o olduğunu biliyor ama her ne kadar sonunda onu öldürmüş gibi dursa da, bence ya hayal kuruyor ya da Cüneyt’in koluna hafif bir sıyrık bıraktı diyebilirim. Çünkü Aslı katil (İnşallah olmaz) olamaz. Ferhat Cüneyt bulmacasını çözdüğüne göre, onun bütün bu işleri yapan bir maşa olduğunu da anlayacaktır. Namık’ın da an be an sona yaklaştığını söyleyebilirim Yeter’in kehanetleri boşa çıkmadı. Umarım Aslı, Ferhat Aslan’ın karısı olduğu için abisini kaybettiğini düşünmez ve içinde ona karşı açtığı kapıları kapatmaz. 

Fotoğraf: Siyah Beyaz Aşk Twitter

Ve bazı sorular yanıtlanmadığında daha çok cevap bulur. Ferhat Aslı’ya ‘Sence ben severken öldürür müyüm?’ dediğinde Aslı cevabını bilmediği bu soru karşısında suskunluğunu korudu.  Aklıma bir zamanlar ‘Sakın birini sevme, çünkü muhtemelen sen severken de öldürürsün’ diyen Aslı geldi. Ferhat zaten bataklığın en derinine düşmüşken, içine bembeyaz kalmış Aslı’yı da alabilecek mi diye kendini sorgulamaya başladı. Keşke Aslı uyurken değil de, karşısında suskunluğunu korurken duygularını dile getirseydi. Bazı aşklar sözlerin kırgınlığından çok, söylenemeyen sözlerin ağırlığından yaralanır. Dil canlıdır, kelimelerle hayat bulur. Eğer yaraların hala kanıyorsa, kelimeler de acıtır. Aslı’nın acısı da, Ferhat’ın geçmişi de oldukça yaralı ve bu kadar acının yanında, sarılacak bir umuda ya da büyük bir aşka ihtiyaç vardır. 

OKUMAYI SEVİYOR MUSUNUZ?
Yazılarımızı takip etmek için

E-Bülten ile
SEVDİĞİN TÜRLERİ TAKİP ET

Bir çok basın kuruluşuna destek veren N’oluyo’nun popüler haberleri sana da gelsin istemez misin? E-posta aracılığı ile hangi türde haberler almak istersin?


Günün popüler yerli dizi haberleri

Günün popüler yabancı dizi haberleri

Günün popüler yarışma ve reality show haberleri

Farklı türlerden güne dair popüler televizyon haberleri

Farklı türlerden haftaya dair popüler televizyon haberleri
Endişelenmeyin, spam içermiyoruz.