Seri filmleri zordur. İlk filmin üstüne çıkmak ise daha zordur! Sihirbazlar Çetesi 2 (Now You See Me 2) bunu ikinci filmiyle gayet güzel başardı. Nasıl mı başardı? Beraber, madde madde bakalım!

1- Oyuncu Kadrosu!

Sihirbazlar Çetesi’nin ilk filminde sahip olduğu o muhteşem oyuncu kadrosu hali hazırda muazzamken, bir de üzerine Daniel Radcliffe eklenince tadından yenmeyecek bir hal almış. Oyuncu kadrosunda kimler mi vardı?  Social Network filminden hatırlayacağımız ve son dönemlerde Batman vs Superman filminde izlediğimz Jesse Eisenberg, muhtemelen Batman vs Superman filminin son sahnesinden dolayı, ilk filmin aksine, serinin ikinci filminde Jesse’nin saçını kısa görüyoruz. Bence çok da hoş bir görüntü kazandırmış kendisine… Filmin diğer eğlenceli karakterlerinden birisi de, gülüşünden kendisini ele veren James Franco’nun kardeşi, Dave Franco. Mark Rufalo, Michael Caine, Morgan Freeman, Woody Herralson eski kadroyu oluştururken, yeni katılan isimler, Daniel Radcliffe ve Lizzy Caplan. Bence çok güzel renk katmışlar. Özellikle Lizzy’nin şaşkın ama dişi tarafı göz alıcı.

2- Ters Köşe Kurgu!

İlk filmden hatırlayacağımız gibi, Sihirbazlar Çetesi bizi ters köşeye yatırmaktan büyük zevk alan bir kurguya sahip. İlk filmde, beklemediğimiz bir sonla bizi etkileyen ve tatmin eden film, ikinci filmde de keyifli şaşırtmacalara sahip. Üstelik bunlar birer sihirbazlık havasında, izleyiciye çaktırılmadan yapılmış. Yani yönetmen ve senaristin izleyiciyi küçümsememesi, izleyicinin bu twistlerin farkında olmadan ve iştahla tüketmesinden belli olabiliyor. Kısacası, sizi yine bir sürprizli ve şaşırtmacalı film bekliyor.

3- Enfes Müzikler!

Serinin ilk filmindeki tema müzikleri oldukça başarılıydı. Şimdi bir de buna güzel şarkılar eklendiğini düşünün. Kahramanlarımız profesyonel ve özgüvenli bir şekilde planlarını gerçekleştirirke fonda çalan bu müzikler sizi keyifli bir şekilde gaza getiriyor ve adeta bir izleyici olmaktan çıkıp, onlardan birisi oluveriyorsunuz. Şahsen soundtrack’inin çıkmasını dört gözle bekliyorum. Yolda yürürken o şarkıları dinlediğinizde, belki siz de kendinizi onlardan birisi gibi hissedebilirsiniz.

4- Mükemmel Aksiyon!

Film, bir dakika bile filme vermiş olduğunuz konsantrasyonu kaybetmeyeceğiniz bir aksiyona sahip… Hikayenin nabzı hiç düşmediği gibi, her defasında çıtayı da bir nebze arttırıyor. Ne zaman biteceğini değil, ne kadar süredir izlediğinizi sorarken buluyorsunuz kendinizi. Günümüzde hareketli aksiyon filmlerinin çoğu maalesef ki sadece gişe odaklı olduğu için izleyiciyi çok fazla tatmin etmiyor, gel gelelim Sihirbazlar Çetesi serisi, muhakkak ki gişeyi hedeflediği kadar kalitesini ve izleyicinin tatminkarlığını da düşünen bir yapım.

5- Mizah gibi mizah!

Filmin senaryosu ve oyuncuların kimyası, sizi güldürmeye oldukça müsait. Repliklerin aralarına yüzünüzde en azından bir gülümseme oluşturacak, oldukça zeki espriler yerleştirilmiş. Bana soracak olursanız, 8 filmlik bir sihir dünyası serisi olan Harry Potter’ın, Harry Potter’ını, sihir yoksunu bir karakter olarak beyaz perdede görmemiz bile komedi unsurudur. Daniel Radcliffe’in komedi üzerindeki başarısı, Saturday Night Live programlarında zaten katlanmışken kendisini sonunda böyle bir filmde görmek de ayrıca mutlu ediyor insanı.

Bonus!

Hiçbir şey olmazsa, Jesse Eisenberg için izleyin derim ben. Social Network filminde Oscar’a adaylığını koyan eski Mark Zuckerberg, yeni Lex Luthor, bir kez daha oyunculuğu ile nefes kesiyor.